bugün öyle otururken kendimle bir mevzu konuşmaya başladık ve hüngür hüngür ağladım yine. ailemdeki tüm kadınların acılarını üzerimde hissediyorum dedim. itiraf ettim bilge'ye bunu. bu acı beni bir terapi seasından çıkmışımcasına kendime sarılırken, sarsılarak ve hıçkırarak ağlattı. buna ihtiyaç duyduğumu bilmiyordum. bir yerde içimden çıkması gerekiyordu sanırım bu sümüklü hissin. gitmesi temizlenmesi gereken bi his. ne diye taşıyoruz içimizde bunu bu kadar zaman bilinmez, bok olsa hepsi keşke. sindirebilsek ve atsak bünyemizden hemen süper olurdu. acısı yıllar sürdü tüm o kadınların. nasıl hemen atılır ki. dursun istiyorum, dursunlar istiyorum. kadınları rahat bıraksınlar istiyorum. biz de onları rahat bırakmayalım istiyorum. sonra vazgeçiyorum. kimler ki bunlar, ben sen o biz ve onlar. hiçbir insan evladı yaşamamalı bunları. kadın erkek yaşlı çocuk okul müdürü tuhafiyeci uçak mühendisi hafız mimar amir öğretmen avukat imam öğrenci anestezi uzmanı terzi koltuk döşemeci terapi...
kaç yıldır yaşamaya çalıştığını bilmeyen bir konserve gibi sıkıldım